Blog Analiz

İnceleme

Önceden Barkodlu Tüplerin Pre-Analitik Evreye Ne Katkısı Var?

Hastaların tanı ve tedavisinde laboratuvar testleri önemli bir yer tutar. Bu da test sonuçlarının doğru, tekrar edilebilir ve zamanlı olmasını gerektirir. Laboratuvar hatalarının en fazla görüldüğü ve toplam test sürecinin en fazla bölümünü içeren evre pre-analitik evredir. Pre-analitik evrenin başka bir özelliği de yalnızca laboratuvar personelinin değil, sürece aynı zamanda kliniklerde çalışan diğer sağlık personelinin ve hastaların da dahil olmasıdır1. Bu nedenle pre-analitik sürecin kalitesinin de güven altında olması çok önemlidir.

En fazla görülen pre-analitik hatalardan birisi hasta ve numune tanımlamalarıdır. Bu hataların çok ciddi tıbbi sonuçları olduğu bilinmektedir. Başta hasta ve numune eşleştirme hataları olmak üzere pre-analitik hataların azaltılması için klasik veya iki boyutlu barkodlar kullanılmaktadır2. Bilgi teknolojisindeki (IT) gelişmeler sayesinde kullanıma sunulan alternatif çözümler radyo frekansı tanımlama (RFID) etiketleri, kızılötesi (IR) tabanlı hasta takibi, kablosuz ağlar, hasta akıllı kartları ve biyometrik teknolojilerdir3. İnsan eli sırtı cilt dokusu tespiti4, olasılıklı eşleştirme5 veya yakın alan iletişimi (NFC) gibi tek anlamlı hasta tanımlaması için yenilikçi yaklaşımlar da ortaya çıkmaktadır. İlginç bir şekilde, Hawker ve ark6 yakın zamanda bir numune tüpünün dışını fotoğraflayan ve daha sonra optik karakter tanıma (OCR) aracılığıyla LIS'deki hasta kimliği ile kan tüpü etiketindeki hasta kimliği arasındaki tutarsızlıkları tanıyan dört kameraya dayalı otomatik bir cihaz geliştirdiler.

CLSI tarafından venipunktür yoluyla tanısal kan örneklerinin toplanması için yayınlanan referans prosedürü, kan tüplerinin daha önce değil, doldurulduktan sonra etiketlenmesi gerektiği talimatını içerir. Bu, Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) ve İtalyan Klinik Biyokimya ve Laboratuvar Tıbbı Derneği'nin (SIBioC) () her ikisinin de kan tüplerinin doldurulmadan önce ve sonra etiketlenmesini zorunlu kılan tavsiyeleriyle açık bir çelişki içindedir. Özellikle, EFLM'nin WG-PRE'si ayrıca hasta ve numune kimliğinin her zaman hastanın yanında kontrol edilmesini tavsiye eder, ancak kan alımından önce veya sonra tüplerin etiketlenmesinin flebotominin yerel risk analizine dayanması gerektiği sonucuna varır.

Önceden barkodlu tüpler hangi problemi çözüyor ?

Görüldüğü gibi barkodlamanın flebotomi öncesinde mi yoksa sonrasında mı yapılacağı konusunda bir konsensüs bulunmamaktadır. Bazı araştırıcılar hasta ve numune eşleştirme hatalarının azaltılması için önceden barkodlu tüplerin kullanılmasını önermekte, ancak bazı araştırıcılar da bunun beklenenin tersine numune alım zamanın gerçek zamanlı olmamasına bağlı olarak hayati tehlike oluşturabileceğini bildirmektedirler. Önceden barkodlu tüplerin kullanılmasıyla; kan alma öncesinde iş yükünün ve bekleme süresinin azalacağı, etiket kağıt kalitesinin daha iyi olması ve manuel yapıştırma hatalarından kaynaklanan uygunsuzlukları ortadan kalkacağı beklenmektedir. Bu zaman kazancı, toplam TAT üzerinde anlamlı bir farkı oluşturmakta mıdır? Oysa ki pratikte dar boğaz oluşturan en kritik zaman dilimi flebotomi sırasında geçen zamandır; çünkü klasik uygulamalarda tüplerin barkodlanması numune alımı öncesinde başka laboratuvar görevlileri tarafından yapılsa da modern uygulamalarda etiketleme işlemi hasta yanında otomatik barkodlama robotlarıyla yapılmaktadır. Bu nedenle önceden etiketli tüplerin iş yükünün azaltılması ve zaman kazandıracağı beklentisi manüel etiketleme kullanımı için doğru olsa da, modern phlebotomi akış sistemlerinin kullanıldığı durumlar için geçerli değildir. Ayrıca yataklı servisler özellikle acil servisler de önceden barkodlu tüplerin kullanılması yüzünden hayatı tehdit eden hasta numune eşleştirme hataları yaşanmaktadır. Buralarda isim vb bilgilerin olamadığı sadece üzerinde özel numaralı tüplerin kullanılması durumunda hata oranı daha da yükselebilecektir.

Önceden barkodlu tüpler kullanılırken, daha çok yüksek numune sayısının olduğu kan alma birimlerinde elde edilebilecek bu zaman tasarrufu beklentisi dikkate alınmakta; ancak, numunenin laboratuvara ulaştıktan sonraki süreçte izlenebilirliği ile ilgili sorunlar dikkate alınmamaktadır. Oysa ki, günlük laboratuvar pratiğinde, laboratuvar çalışanları numune ile ilgili ayrım, ön işlem, analiz ve numunenin saklanmasında sıklıkla numunenin barkodundaki isim, geldiği servisi ve kan alma zamanı gibi verilere ihtiyaç duymakta; bunu da görsel olarak hızla etikete bakarak yapabilmektedirler. Önceden tekil olarak barkodlanmış tüplerde bu bilgilere görsel olarak ulaşılması mümkün olamayacağı için, laboratuvar çalışanları sıklıkla numunenin barkod bilgilerini LBYS sistemine girerek bu bilgilere ulaşmak isteyeceklerdir; oysa ki bu ciddi bir zaman kaybı ve zahmet verici, ayrıca hataya da açık bir süreçtir.

... pratikte dar boğaz oluşturan en kritik zaman dilimi flebotomi sırasında geçen zamandır; çünkü klasik uygulamalarda tüplerin barkodlanması numune alımı öncesinde başka laboratuvar görevlileri tarafından yapılsa da modern uygulamalarda etiketleme işlemi hasta yanında otomatik barkodlama robotlarıyla yapılmaktadır. Bu nedenle önceden etiketli tüplerin iş yükünün azaltılması ve zaman kazandıracağı beklentisi manüel etiketleme kullanımı için doğru olsa da, modern phlebotomi akış sistemlerinin kullanıldığı durumlar için geçerli değildir.

Ali Rıza Şişman, Prof. Dr.

Ayrıca tüm tüp üreticisi firmalarda önceden tekil barkodlu tülerin olmayışı tedariğin zorlaşmasına da neden olmaktadır. Bunun yanında önceden tekil barkodlu tüplerin kullanımının global uygulanabilirliği de ilgili firmalar arasında sıkı bir koordinasyon ve standardizasyon gerektirecektir. Çünkü tüp üreticilerin kullandıkları barkod numaralarının örtüşmeleri halinde ortaya çıkabilecek çelişkiler kurumların seçeneklerini daraltacak ve hatalara da neden olabilecektir. Kullanımdaki HBYS/LBYS sistemlerinin de önceden tekil etiketli kullanım modlarının bulunmadığı bilinmektedir. Bu sistemlerin önceden tekil etiketli tüp kullanımına uygun şekilde değiştirilmeleri, geçmiş verilerinde bu değişikliğe uyum sağlayacak şekilde güncellenmeleri gerekecektir.

Sonuç olarak, mevcut veriler hep birlikte değerlendirdiğinde, önceden barkodlu tüplerin pre-analitik süreci nasıl hızlandırdığı, servislerde hasta numune barkod eşleştirmesi üzerine nasıl katkı sağladığı ile ilgili eldeki bilgiler ve öne sürülen kanıtlar yeterli değildir. Aksine, flebotomi zamanın gerçek zaman olmayışı gibi hayati tehlikelerin yaşanma riskine açık olması ve barkodlarda görsel olarak izlenebilecek tanımlayıcı bilgilerin olmaması, klinik ve laboratuvar içinde numune izleme sorunu oluşturabilecektir. Yani, bu tüplerin kullanımı ile ilgili avantaj ve dezavantajların ortaya konduğu bilimsel çalışmalara ihtiyaç olduğu aşikardır.

Referanslar

1 Ross JW, Boone DJ. Assessing the effect of mistakes in the total testing process on the quality of patient care [Abstract]. In: 1989 Institute on Critical Issues in Health Laboratory Practice: improving the quality of health management through clinician and laboratorian teamwork. Minneapolis: Institute on Critical Issues in Health Laboratory Practice, 1991.

2 Lippi G, Blanckaert N, Bonini P, Green S, Kitchen S, Palicka V, Vassault AJ, Mattiuzzi C, Plebani M. Causes, consequences, detection, and prevention of identification errors in laboratory diagnostics. Clin Chem Lab Med. 2009; 47(2):143-53.

3 Lippi G, Chiozza L, Mattiuzzi C, Plebani M. Patient and Sample Identification. Out of the Maze?. J Med Biochem. 2017;36(2):107-112. Published 2017 Apr 22. doi:10.1515/jomb-2017-0003

4 A study of hand back skin texture patterns for personal identification and gender classification. Xie J, Zhang L, You J, Zhang D, Qu X Sensors (Basel). 2012; 12(7):8691-709.

5 An empirical comparison of record linkage procedures. Gomatam S, Carter R, Ariet M, Mitchell G Stat Med. 2002 May 30; 21(10):1485-96.

6 Hawker CD, McCarthy W, Cleveland D, Messinger BL.Invention and validation of an automated camera system that uses optical character recognition to identify patient name mislabeled samples. Clin Chem. 2014 Mar; 60(3):463-70.

İlgili Bloglar

Labenko S. Sevinç

SBÜ Tepecik EAH de gerçekleştirilen Phlerobo tabanlı uygulama Bakanlığın iyi uygulamalar listesinde yer aldı.

Labenko S. Sevinç

Phlerobo Derin Öğrenme ile hasta yükü için gerekli hemşire sayısını ve hastanın bekleme süresini hesaplıyor.

Yorumlarınızı Bizimle Paylaşın